Korkuna Rağmen:
Korkularına rağmen harekete geç. Risk her zaman vardır. Evde otururken bile milyonlarca ölüm riski içerisindesin.
Düşmeyi göze aldım bisiklet binmenin keyfini yaşadım. Boğlumayı göze aldım yüzme öğrendim. Yakın bir akrabam var çakılmayı göze alıyor paraşüt ile atlamanın keyfini yaşıyor. Başarısız olmayı, ses çıkaramamayı göze aldım; ortaokuldan beri yıllardır ney üflüyorum. Kaza yapma riskini göze aldım her yıl binlerce km araba yolculuklarıyla hayatımı kolaylaştırıyorum. Ben çarpabilirim, başka biri bana çarpabilir, araçtan ya da çevre şartlarından kaynaklanan hatalar olabilir. Olabilir de olabilir. Ama bu risklere rağmen arabaya binmemezlik yapmıyorum. Hiç birimiz yapmıyoruz. Çevremde bisiklet söz konusu olduğunda aman düşer aman araba çarpar aman başına bir şey gelir diye evhamlanarak çoğunu bisikletten aslında bir çok beceri ve yetenekten hayattan uzak tutan insanlara akrabalarıma şahit oldum. İnsanların okumamasını hatta beğenmeyip hor görmesini bile göze alarak şu an bu yazıyı yazıyorum. Eşim ve ailesi eşimin araba kullanması konusunda çok fazla tedirginlerdi. Ben sürerken bile hop oturup hop kalkıyorlardı. Onlara bıraksaydım eşim asla direksiyon başına geçmeyecekti. Ama eşimin araba sürmesini destekledim. Her zaman ona direksiyonu teslim ettim. İlk arabamızla mahellemizde bol bol çalıştık. Doğu görevi için Gaziantep'e giderken hep ona verdim direksiyonu. Her fırsatta onu destekleyip, çalıştırarak direksiyon ve araba hakimiyetinin iyi olmasına vesile oldum. Şimdi kendim de rahat ettim o da rahat etti. Ailesi de bu becerisinden yüzlerce kez faydalandı. Elhamdülillah. Korkunun ecele faydası yoktur. Kader ve gayb inancı burada devreye girer.
Korkularına rağmen harekete geç. Risk her zaman vardır. Evde otururken bile milyonlarca ölüm riski içerisindesin.
Düşmeyi göze aldım bisiklet binmenin keyfini yaşadım. Boğlumayı göze aldım yüzme öğrendim. Yakın bir akrabam var çakılmayı göze alıyor paraşüt ile atlamanın keyfini yaşıyor. Başarısız olmayı, ses çıkaramamayı göze aldım; ortaokuldan beri yıllardır ney üflüyorum. Kaza yapma riskini göze aldım her yıl binlerce km araba yolculuklarıyla hayatımı kolaylaştırıyorum. Ben çarpabilirim, başka biri bana çarpabilir, araçtan ya da çevre şartlarından kaynaklanan hatalar olabilir. Olabilir de olabilir. Ama bu risklere rağmen arabaya binmemezlik yapmıyorum. Hiç birimiz yapmıyoruz. Çevremde bisiklet söz konusu olduğunda aman düşer aman araba çarpar aman başına bir şey gelir diye evhamlanarak çoğunu bisikletten aslında bir çok beceri ve yetenekten hayattan uzak tutan insanlara akrabalarıma şahit oldum. İnsanların okumamasını hatta beğenmeyip hor görmesini bile göze alarak şu an bu yazıyı yazıyorum. Eşim ve ailesi eşimin araba kullanması konusunda çok fazla tedirginlerdi. Ben sürerken bile hop oturup hop kalkıyorlardı. Onlara bıraksaydım eşim asla direksiyon başına geçmeyecekti. Ama eşimin araba sürmesini destekledim. Her zaman ona direksiyonu teslim ettim. İlk arabamızla mahellemizde bol bol çalıştık. Doğu görevi için Gaziantep'e giderken hep ona verdim direksiyonu. Her fırsatta onu destekleyip, çalıştırarak direksiyon ve araba hakimiyetinin iyi olmasına vesile oldum. Şimdi kendim de rahat ettim o da rahat etti. Ailesi de bu becerisinden yüzlerce kez faydalandı. Elhamdülillah. Korkunun ecele faydası yoktur. Kader ve gayb inancı burada devreye girer.
Şu an bu yazıyı okurken oturduğunuz yerde de risk altındasınız. Ama hala sakince okumaya devam ediyorsunuz. Mühendislik hatası yüzünden binanız çökebilir, deprem olabilir(6 Şubat ve 17 Ağustos depremlerini yaşadık), ev içinde ölümcül kaza yaşanabilir. Oturduğunuz yerde bile kalp krizi geçirebilirsiniz. Yani bunları içiniz kararsın diye anlatmıyorum. Risk her zaman vardır. "Boynundan beynine binlerce hat gidiyor, Biri tıkansa ya delisin, ya ölü" diyor Hayati İnanç hocamız. Dolayısıyla gayba ve kadere iman ederek atılmalıyız. Çalışmalıyız. Risk almalıyız.
Çalışırken elbette kaybedeceğiz, düşeceğiz, başarısız olacağız. Bunlara rağmen devam edebiliyorsan başarıyı elde ediyorsun. Beled sursinde Allah "Biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık." buyuruyor. dolayısıyla sıkıntısız hayat arayanlar mükemmeliyetçiler her zaman kaybetmeye mahkumdur.
Çalışırken elbette kaybedeceğiz, düşeceğiz, başarısız olacağız. Bunlara rağmen devam edebiliyorsan başarıyı elde ediyorsun. Beled sursinde Allah "Biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık." buyuruyor. dolayısıyla sıkıntısız hayat arayanlar mükemmeliyetçiler her zaman kaybetmeye mahkumdur.
Görmesini ve okumasını bilen en aptaldan bile bir şey öğrenir. Dilenci modeli dediğim bir yöntem var. Dilenciler ne yapar? Dilenirken belki 100'lerce aracın camını tıklatırlar. Ya da yanlarından geçen binlerce insana el açarlar. Sizce kaçı veriyor? Elbette çoğu para vermiyor. Ama onlar para vermeyen bir insana ya da camını indirmeyen bir araca takılı kalıp eseflenmiyorlar. Bazısı size el açıp hayır dua eder. Para vermediğinizde ise beddua etmeye başlar. Bunlar başarısız dilencilerdir. Ama onlar bile sizin arkanızdan takılı kalmazlar. Başkalarını denemeye devam ederler. Hayatta böyle olmalı insan. Evet enstrümanı eline aldığında belki önce kendin kendi çıkardığın seslere sabretmek zorunda kalacaksın. Ama yılmadan çalışmaya devam edersen, önce kendine sabretmeyi kendi başarısızlıklarına tahammül etmeyi ve onlara rağmen devam etmeyi becerebilirsen zaman seni başarılı kılacaktır. Bu şekilde azim ve kararlılıkla devam edip deneyimsiz, tecrübesiz kalan insan yok denecek kadar azdır.
Cama sürekli kafasını vurup duran ve başka yol denemeler Kara sinek gibi olma.
Konuyla ilgili izleyebileceğiniz videolar:
Cesaretsiz değilsin cesurlar da korkar unutma! Tuba Kılıç
Yorum Gönder